Gps sistemler, dünya yörüngesinde hali hazırda varlığını koruyan ve yerleştirildiği günden bu yana sorunsuz bir şekilde hizmet veren uydu sistemlerini karşımıza çıkartıyor. GPS nedir ve gps takip nasıl yapılır? Sorularına yanıt vermeden önce dilerseniz geçmişe gidelim ve merak edilenleri hep birlikte yanıtlamaya çalışalım.
Amerika Savunma Bakanlığı’na ait uydu sistemi, takvimler 2004’ü gösterdiğinde 24 adet olarak belirlendi ancak geçmişten günümüze yaşanan çok sayıda teknolojik gelişme elbette bu sayıyı arttırdı ve 2012’ye gelindiğinde bu sayının 32 olduğunu görebiliyoruz. Uygular, belli bir eksende sürekli olarak dönüyor ve düşük güçte radyo sinyali yayıyorlar. Peki yeryüzüne gönderilen radyo sinyallerinin bir amacı var mı? Elbette var. Navigasyon cihazı adını verdiğimiz özel cihazların içine gps alıcısı yerleştiriliyor ve bu sayede takip eylemi sorunsuz bir şekilde yerine getiriliyor.
Gps alıcısı, radyo sinyallerini en doğru şekilde işliyor ve hemen sonrasında mesafe tespiti yaparak cihazın konumunu da saniyeler içerisinde ekrana yansıtıyor. Bu ekran çoğu zaman telefon ekranı olurken özel gps cihazlarından bahsetmek de mümkündür. Cep telefonlarınızda, arabalarınızda ve birçok teknolojik cihazda sizler de gps takip programlarını kullanabilir ve yön tayin edebilirsiniz.
GPS Sistemlerinin Çalışma Mantığı Hakkında
An itibarıyla belli bir eksende dönüşlerini gerçekleştiren uydulara değinmek gerekiyor. Bu uyduların her biri 450 gramlık ağırlığa sahip ve dünya yörüngesinde aktif bir şekilde yer almaya devam ediyorlar. Dünya yörüngesi etrafındaki dönüş süresine baktığımızda ise günde 2 tam tur yaptıklarını da görebiliyoruz.
Burada önemli bir detay var ve aslında takip sistemini daha net bir şekilde anlamamıza da yardımcı olacağını düşünüyoruz. Tur attıkları esnada minimum 4 uydunun gps alıcılarına ulaşması ve görülebilir olması gerekiyor. Bunu da sorunsuz bir şekilde yerine getiriyorlar.
Radyo sinyalleri desteği ile güçlü ve sağlıklı bir haberleşme gerçekleşiyor ve bu haberleşme navigasyon cihazlarına aktarılarak dijital ekranlardaki yerini alıyor. Mesafe bilgisinin yanı sıra nerede olduğunuz ya da gitmek istediğiniz noktanın nerede olduğu gibi sorulara da bu cihazlar sayesinde kusursuz bir şekilde yanıt alabiliyorsunuz.
GPS Sistemlerinin Uygulama Alanları
Askeri alanlarda kullanmak için projelendirilen gps teknolojisi, askeri yönlerin belirlenmesinin yanı sıra füzelerin kontrolünü sağlamak için de kullanılıyor. Çıkış noktası elbette budur ancak gelişen teknoloji ile birlikte gps sistemlerine sivil hayatta da çok fazla ihtiyaç duyulduğunu görebiliyoruz. Takvimler 1980’i gösterdiğinde çalışmalar sivillere yönelik hale getirilmiş ve önemli adımlar atılmıştır.
Gps, an itibarıyla siviller tarafından olduğu gibi dünyanın en güçlü ve büyük orduları tarafından da kullanılıyor. İşin bu boyutu gerçekten dikkat çekici ve şaşırtıcı diyebiliriz. Hassas güdümlü füzelerin yerleşimi ve nokta atışı gibi eylemler için gps desteğine ihtiyaç duyuluyor. Bu teknoloji sayesinde bir füzenin nereden nasıl hareket edeceği ve kaç saniye içerisinde hangi noktada olacağı gibi sorulara yanıt vermek de çok kolay bir hal alıyor.
Birçoklarımız için gps teknolojisi, yön bulma ya da konum belirleme gibi detayları içeriyor olabilir ancak çarpıcı bir gerçek var ve bu teknolojiyi birçok dünya ülkesi ordu çalışmalarında ve askeri birimlerde kullanıyor. Geliştirilebilir bir teknolojiden bahsediyoruz ve an itibarıyla Amerika Birleşik Devletleri’nin bu konuda kusursuz işlere imza attığını da görebiliyoruz.
Gps sistemleri ile ilgili çarpıcı bir gerçekten daha bahsetmek istiyoruz. UTC ve GMT ölçülerine göre bir farklılık durumu söz konusu ve ilgili bilgilerin 1980 yılında sıfırlandığını, UTC sistemlerine göre 14 saniye önde çalıştığını da hatırlatmak gerekiyor.
